E-posta 15.10.2009'de eklendi.

Ramazan’da oruç tutan kişilerin uyku durumları hem zamanlama, hem de süre açısından önemli değişikler gösteriyor.

Özellikle sahura kalkıldığı için Ramazan boyunca uyku düzenimizse aksamalar olabiliyor. Bu da günlük hayatımızı bazen olumsuz etkileyebiliyor. Ama biraz özenle bunun üstesinden sağlıklı bir şekilde gelmek mümkün.

Ramazan’da oruç tutan kişilerin uyku durumları hem zamanlama, hem de süre açısından önemli değişikler gösteriyor. Bunun ötesinde oruç tutan ailelerde, oruç tutmayan bireylerin de uyku düzenlerinde belirgin değişmeler oluyor. İnsanların yatıp kalkma saatleri, geçici günlük değişmeler olsa da genelde sabittir ve genetik olduğu kadar alışkanlıklarla da alakalıdır. Sahur ve iftar saatleri kişilerin hem yemek saatlerini etkiler, hem de isteme bağlı olarak uyku düzenlerini değiştirir.

Rutin hayat değişiyor

Ramazan’da uyku saatler kayan kişilerde sinirlilik, endişe ve hırçınlığın artığını gösteren çalışmalar bulunuyor. Ayrıca uzun süreli sigara içme alışkanlığı olan bireylerde sinirlilik ve hırçınlığın, içmeyenlere oranla belirgin şekilde daha yüksek olduğu araştırmalarca saptandı. Bu kişilerin uykuları da daha bozuk olabiliyor. Uyku ile ilgili sıkıntılar ve bunların yol açtığı sorunlar, özellikle çok tütün kullanan ve çay, kahve içen bireylerde Ramazan boyunca sanki birikerek daha da artma eğilimi gösteriyor.



Ramazan süresince fiziksel ve ruh sağlığımızı doğrudan etkileyen uyku düzenimizde kaçınılmaz olarak ortaya çıkan değişikliklerden en az düzeyde etkilenmek için bazı konulara dikkat etmekte yarar var:

- 24 saat içindeki toplam uyku sürenizi Ramazan öncesinde olduğu gibi tutmaya çalışın.
Sahurdan sonra tekrar uyuyabiliyorsanız, yatmadan önce yarım saat kadar bekleyin ve ikinci uykunuzun 2 saati aşmamasına özen gösterin.

- Sahura kalksanız da kalkmasanız da yemeklerinizi yavaş yiyin, lokmalarınızı çok çiğneyin ve yeterince su için. Mide dolgunluğu ve gaz sıkıntısından kaçınmak, uyku kalitenizi koruyacaktır. Ağır, yağlı, acılı ve baharatlı yemeklerden kaçının.

- Sigara, çay, kahve ve tüm kafeinli yiyecek-içeceklerden uzak durun. İsterseniz adaçayı, ıhlamur, rezene gibi bitki çayları tüketin.

- Mümkünse sağlığınıza uygun egzersizler, tercihen 30 dakikalık yürüyüşler yapın.

- Uykudan önce sakinleşmek için en az bir saat ayırın. Televizyonda kavgalı dövüşlü programlar ve üzücü sıkıcı haberler izlemeyin. Heyecan verici ve korkutucu yazılar, kitaplar okumayın. Hararetli konuşmalar ve tartışmalar yapmayın.

- Uykunuzun azaldığının, bu durumun düşünsel ve fiziksel becerilerinize yansıyacağının farkında olun. Özellikle motorlu araç kullanıyorsanız veya tehlikeli araç-gereçle çalışıyorsanız, dayanıklılık sınırınızın sandığınızdan çok daha yakınınızda olduğunu hatırlayın. Trafikte sakin olmak için ekstra bir gayret sarf edin.

- Günün ilerleyen saatlerinde yorgunluk, sinirlilik, dikkatsizlik, unutkanlık veya iç sıkıntısı hissederseniz, bunların uyku eksikliği ve açlığın birlikte tetikledikleri durumlar olabileceğini hatırlayın. Mümkünse kısa sürelerle vücudunuzu ve zihninizi dinlendirin.