Yemek Tarifleri ve Sağlıklı Beslenme Portalı
Soğuk algınlığı kol geziyor « Geri
Soğuk algınlığı kol geziyor
E-posta
15.10.2009'de eklendi.
Vücutta kırıklık hissi ile başlayan soğuk algınlığı, boğazda yanma hissi, burun akıntısı, hapşırık ile belirti veriyor.
Mevsİm değişiklikleri ve buna paralel ani sıcaklık değişiklikleri soğuk algınlığı ve nezle şikayetlerini de beraberinde getiriyor. Soğuk algınlığı, üst solunum yollarında virüslerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalık olarak tanımlanıyor. Soğuk algınlığından burun, boğaz, kulaklar, nefes borusu, ses telleri ve akciğerler etkilenebiliyor. En çok okul çağı çocuklarında görülen soğuk algınlığının sıklığı yaşla birlikte azalıyor.
VÜRÜS SAYISI İKİYÜZDEN FAZLA
Soğuk algınlığına sebep olan virüsler yaygın ve sayıları 200'den fazla. Kişilerin direnci düştüğü zaman veya çok yoğun ve bulaşıcı virüslere maruz kalındığında enfeksiyon ortaya çıkıyor. Üşümek vücut direncini düşürdüğü için soğuk algınlığına zemin hazırlayabiliyor. KBB Uzmanı Op. Dr. Ömer Cenker Ilıcalı, virüsün vücuda girmesi ile soğuk algınlığı bulgularının başlaması arasında üç gün kadar süren bir kuluçka dönemi olduğunu ve ilk belirtilerin genellikle halk arasında 'kırıklık' olarak adlandırılan bu dönemde ortaya çıktığını belirtiyor. Op. Dr. Ilıcalı; 'Soğuk algınlığının ilk belirtileri olan boğazda yanma hissi, burun akıntısı ve hapşırık bu süreçte ortaya çıkıyor. Başlangıçta su gibi olan burun akıntısı, bir süre sonra sarı-yeşil renkli ve koyu hale geliyor. Çocuklarda boğaz ağrısı, öksürük, baş ağrısı, ateş, halsizlik, kas ağrıları ve iştahsızlık da görülebiliyor' diyor. Soğuk algınlığında vücut direncini artırmak için C vitamini takviyesi önemli.
ANTİBİYOTİKLERİN ETKİSİ YOK
Soğuk algınlığında sık görülen baş ağrısı, kas ve eklem ağrısı ve ateşin giderilmesinde aspirin ve parasetamol gibi ağrı kesici-ateş düşürücü ilaçların kullanılabileceğini açıklayan Dr. Ilıcalı, antibiyotiklerin soğuk algınlığına etkisinin olmadığını, ancak soğuk algınlığına eklenen bakteriyel enfeksiyonların varlığında kullanılması gerektiğini belirtiyor. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli egzersiz yapılması, bol vitaminli beslenme, yeterli miktarda sıvı alınması, virüsün ilk temas noktası olan ağız ve burun boşluğunun nemli tutulması ve ellerin sık sık sabunla yıkanması öneriliyor.
Mevsİm değişiklikleri ve buna paralel ani sıcaklık değişiklikleri soğuk algınlığı ve nezle şikayetlerini de beraberinde getiriyor. Soğuk algınlığı, üst solunum yollarında virüslerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalık olarak tanımlanıyor. Soğuk algınlığından burun, boğaz, kulaklar, nefes borusu, ses telleri ve akciğerler etkilenebiliyor. En çok okul çağı çocuklarında görülen soğuk algınlığının sıklığı yaşla birlikte azalıyor.
VÜRÜS SAYISI İKİYÜZDEN FAZLA
Soğuk algınlığına sebep olan virüsler yaygın ve sayıları 200'den fazla. Kişilerin direnci düştüğü zaman veya çok yoğun ve bulaşıcı virüslere maruz kalındığında enfeksiyon ortaya çıkıyor. Üşümek vücut direncini düşürdüğü için soğuk algınlığına zemin hazırlayabiliyor. KBB Uzmanı Op. Dr. Ömer Cenker Ilıcalı, virüsün vücuda girmesi ile soğuk algınlığı bulgularının başlaması arasında üç gün kadar süren bir kuluçka dönemi olduğunu ve ilk belirtilerin genellikle halk arasında 'kırıklık' olarak adlandırılan bu dönemde ortaya çıktığını belirtiyor. Op. Dr. Ilıcalı; 'Soğuk algınlığının ilk belirtileri olan boğazda yanma hissi, burun akıntısı ve hapşırık bu süreçte ortaya çıkıyor. Başlangıçta su gibi olan burun akıntısı, bir süre sonra sarı-yeşil renkli ve koyu hale geliyor. Çocuklarda boğaz ağrısı, öksürük, baş ağrısı, ateş, halsizlik, kas ağrıları ve iştahsızlık da görülebiliyor' diyor. Soğuk algınlığında vücut direncini artırmak için C vitamini takviyesi önemli.
ANTİBİYOTİKLERİN ETKİSİ YOK
Soğuk algınlığında sık görülen baş ağrısı, kas ve eklem ağrısı ve ateşin giderilmesinde aspirin ve parasetamol gibi ağrı kesici-ateş düşürücü ilaçların kullanılabileceğini açıklayan Dr. Ilıcalı, antibiyotiklerin soğuk algınlığına etkisinin olmadığını, ancak soğuk algınlığına eklenen bakteriyel enfeksiyonların varlığında kullanılması gerektiğini belirtiyor. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli egzersiz yapılması, bol vitaminli beslenme, yeterli miktarda sıvı alınması, virüsün ilk temas noktası olan ağız ve burun boşluğunun nemli tutulması ve ellerin sık sık sabunla yıkanması öneriliyor.
-
Bu haber için yorumlar (0 adet)
Güncel konular
izmirde Dubai çikolatası modası
Büyük küçük herkesin lezzetine doyamadığı Dubai çikolatası hem görüntüsü hem çıtırdısı ile herkesi mest ediyor.
Çikolatanın sırrı kadayıf ve antepfıstığı ezmesinde saklı.
Uğruna uzun kuyruklar o
Tiktok başta olmak üzere instagram ve influencerların yaptığı dubai çikolatasını sizde öğrenmek ve sevdiklerinizle paylaşmak istermisiniz.
İşte A dan Z ye Dubai çikolatasının yapımını öğrenebileceğ
Dubai çikolatası, dünyanın her yerinden gurmeler ve çikolata severler için bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor. Bu tariflerde, hem klasik hem de yaratıcı seçenekler sunarak, sizlere evinizde Dubai'nin eş
Actifry ile irmik helvası yapmak mümkün değildir.Çünkü kızartma tarifleri için tasarlanmış bir cihazdır.
İrmik helvası genel olarak tavada , ocak üzerinde hazırlanır.
irmik helvası geleneksel ta
Fonksiyonel Gıda Kurkumin içeren Zerdeçal
Birçok defa duyduğunuz fonksiyonel gıdalardan kurkumin bu listenin baş tacıdır.
Günümüz modern yaşamda özellikle sindirim sistemi iltihabı giderek artmaktadır.Zerdeçal içeriğindeki kurkumin ile h
Son Yorumlar
Limonlu panna cotta için:
3 malzemeli kurabiye için:
3 malzemeli kurabiye için:
Dana emense için:
Çikolata dolgulu portakallı kurabiye için:
Ali Nazik için:
Havuçlu cevizli kek için: