E-posta 15.10.2009'de eklendi.

Kitleler bize çoğu zaman korkulu rüyalar yaşatabiliyor. Elimize gelen herhangi bir kitle yüzünden paniğe kapılmakta çok da haksız değiliz. Çünkü bu kitleler çoğunlukla iyi huylu olsalar da kimi zaman kanser gibi korkutucu hastalıklara işaret edebiliyor. Bu kitlelerin ciddi hastalıkların habercisi olup olmadığını öğrenmek için önce bu yazıyı dikkatlice okumak sonra da bir uzmana görünmek gerekiyor..

Hayatının bir döneminde tesadüfen de olsa vücudunda bir kitle olduğunu fark edenler bilirler. İnsanın yüreğini bir korku sarıverir, "acaba" sorusu beynini kemirir durur. "Ya bu kitle kötü hastalığın işaretiyse?" Çünkü kitleler genellikle iyi huylu olsalar da kötü bir hastalığa işaret edebiliyor. Neyse ki uzmanlar ele gelen her kitlenin felaket habercisi olmadığını söyleyerek yüreğimize su serpiyor. Ama vücudunda herhangi bir kitle fark edenin vakit geçirmeden doktora başvurması da gerekiyor. Bu kez İnternational Hospital'den Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Faruk Aykan ile Acıbadem Hastanesi Kozyatağı'ndan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Şerife Şimşek'in kapısını çaldık. İşte size kitleler hakkında bilinmesi gereken tüm detaylar!


Her kitle tehlikeli değil!

Vücudumuzun değişik yerlerinde oluşan ve elimizle hissedebileceğimiz ya da birtakım tanı yöntemleriyle karşımıza çıkabilecek olan kitleler; şişlik, beze, ur veya tümör olarak adlandırılıyor. Kitleler genellikle elimizle kolayca hissedebileceğimiz bir şekilde cilt altında veya memede gelişiyor. Bir kısım kitleler ise dışarıdan muayeneyle saptanamıyor. Ancak herhangi bir check-up sırasında, radyolojik incelemelerle ortaya konuyor. Örneğin rahimde, karaciğerde, pankreasta veya beyinde saptanan kitleler gibi. Karşılaştığımız her kitle tehlikeli değil elbette. Kitleler iyi (selim, benign) ya da kötü huylu (malign, habis, kanser, ur, tümör) olarak ikiye ayrılıyor...